Zafer Yahut Hic
Beschikbaarheid: | Op voorraad (5) |
Makedonya kralı İskender, Dara’yı yendikten sonra doğuda ilerlemektedir. Dara’nın hızı Rukzan hüviyetini gizleyerek Pencap hükümdarı Eşber’in sarayına sığınır. Eşber’in kızkardeşi Sumru, İskender’i gömeden ona aşık olmuştur. Gizlice buluşan ve şevişen Sumru ile İskender arasında gidip gelirken Rukzan da İskender’i sever. İskender Sumru’nun bütün ricalarına rağmen Pencap ülkesine yürür. Sumru sevgilisine söz geçiremeyince ağabeyini bu savaştan vazgeçirmek ister ancak Eşber halkına karşı sorulu olduğunu bilir. Savaşır ve bir hain sandığı Sumru’yu öldürür. Bu haber İskender’e ulaşınca kıral kendisine engel olmak isteyen Rukzan’ı atıyla çiğneyerek geçer. Pencap düşer, Eşber zincire vurulur. Eşberin kahramanlığına hayran kalan İskender onu serbest bırakır ve kılıcını geri verir. Kılıcı alan eşber intihar eder etrafı Eşber’in, Sumru’nun ve Rukzan’ın cesetleriyle çevrili olan İskender, bunun manasını hocası Aristo’ya sorar. Eser Aristo’nun cevabı ile biter:
-Zafer yahut hiç!